MEDENİYETLERİ BİRBİRİNE BAĞLIYORUZ :YOL İNŞAATI..

By Emre BEYAZIT - Pazartesi, Ağustos 08, 2016

      Ülkemizde inşaat mühendisi denince akla genelde bina yapan müteahhit gurubu geliyor. Ama inşaat kelimesinin akıllara kazınan sadece küçük bir kısmını genellemek en büyük yanlışımız. Bu noktada biz medeniyet mühendislerine büyük işler düşüyor.

      Evet medeniyet mühendisleriyiz, yani İngilizce’nin civilization kelimesinin karşılığı uygarlık ve medeniyetin mühendisleri. Bu noktada inşaat mühendisliğinin 5 ana bilim dalı (Yapı,Hidrolik,Mekanik,Geoteknik ve Ulaştırma) ve bu dalların altında bir çok uzmanlık alanımız var. İşin aslı şu hepsi birbiriyle bağlantılı ve uygarlık bütününün birer parçaları

Yol yapımının ilk evresi, yolun geçeceği böl­geyi incelemek, haritasını çıkarmaktır. Ancak bundan sonra yolun geçeceği yer saptanır. Bu yapılırken de elden geldiğince az engebeli, engel­li yerler seçilir. Böylece tünel, köprü gibi pahalı­ya mal olan inşaatlardan sakmılmaya çalışılır. Yoiün nerede açılacağına karar verildikten sonra, yol yatağını hazırlamak üzere buldozerler, ekska­vatörler, greyderler harekete geçer.
Yolun altındaki toprağın özellikleri çok önemlidir. Yolun altındaki toprak tabakasına “alt
tabaka” elenir. Alt tabakadaki toprak zayıfsa, güçlendirmek için içine kum, çakıl gibi malze­meler katılır. Alt tabaka aynı zamanda ağır silin­dirlerle ya da şahmerdanlarla da düzeltilebilir. Alt tabakanın üzerine bir tabaka ezilmiş taş dö-şenir. Bu kırık taş tabakası yolun üst yüzeyi, yani asfalt ya da beton için bir taban meydana getirir.
İki tür üst yüzey vardır: sert yüzey ve esnek yüzey. “Sert” yüzeyli yollar betondan yapılır ve altlarındaki toprak biraz çökse bile yol bozul­maz. Beton ezilmiş taş tabakasının üzerine, para­lel maden kalıplar arasına dökülür. Sonra, kalıplar boyunca döşenmiş raylarda yol alan yayma ve düzleme makineleri işe koyulur; yolu düzleyip betonu sıkıştırır.
“Esnek” üst düzey ise küçük kırık taş­lardan meydana gelir. Kırık taşlar genellikle kat­ranla karıştırılır. Bu taş-katran karışımına “maka­dam” ya da “asfalt” denir. Karışım sıcakken ma­kinelerle yola dökülür. Sonra gene makinelerle yolun üzerine düzgünce yayılarak sıkıştırılır. Bun­dan sonra sıra ağır silindirlere gelir. Silindirlerle iyice sıkıştırılıp ezilen yol kolay kolay aşınmayan bir yüzey kazanır.

Gelelim yeşili sev doğayı koru kısmına. Dünyada ve ülkemizde yapımı devam eden bir çok yol inşaatı bulunmakta. Şu bir gerçek ki yol medeniyettir. Yol, alt yapısıyla birlikte ulaşımı en iyi şekilde sağlamak zorundadır. Bunu da yaparken geleceği düşünüp doğa dostu bir yapıda tasarlanması en doğrusu.

Dünyada yeşil ile iç içe ve doğal yaşama saygı duyularak yapılabilen örneklerden bir kaçını yukarıda paylaşmak istedim. Bu bağlamda yapı tasarımı yapılırken geleceğe ve doğaya uyum sağlamak oldukça önemli. Yeşilin yaşaması için ise en can alıcı konu da suyun bertarafı ve doğayla uygun bir şekilde buluşturulması olarak üzerinde çalışmaların devam ettiği bir konu. Bu konuda kent içi yolların zaafı oldukça büyük. Su toprakla buluşmalı alt yapı çalışmaları buna olanak sağlamalı diye düşünüyorum. Bununda proje debilerini ve maliyetleri değiştireceği aşikar. Bu konu üzerinde yüzlerce makale yazılabilir…
Son olarak ulaşımın ve alt yapının önemini anlayamayan toplumlar genelde geri kalmış veya geri bırakılmış toplumlardır. Gelecekte sağlam adımlar atabilmek için sağlam bir alt yapı ve ulaşım ağının olması gerekmekte ve üniversite eğitiminde bunun temelinin iyi alınması önem arz etmektedir. Unutmayın ticaret için, seyahat için, her daim ulaşım ve alt yapı gerekliliği baş göstermektedir. Bir çok gelişmiş ülkenin bunu yıllar önce sağlaması ekonomilerine katkıyı maksimize etmekte ve kalkınmaya katkı sağlamaktadır. Mühendis adaylarımıza ve toplumumuzun değerli insanına yakışanın yapılması umuduyla. ”Yol medeniyettir.”
Aşağıdaki linkten yol yapım aşamalarını bilgisayarınıza indirip inceleyebilirsiniz.
http://www.tamyol.com.tr/UserFiles/Content/yol-yapim-asamalari.pdf

  • Share:

You Might Also Like

0 yorum